Tıbbi Cihazlar Listesi


Tıbbi cihaz ve aletlerin gündelik kullanım sıklığı ve önemi günümüz sağlık sektöründe giderek artan bir özellik göstermektedir. Tıbbi cihaz teknolojisinde son yıllarda yaşanan ilerlemeler, insan sağlığının ele alınış biçimini ve mantığını önemli boyutlarda değiştirmiştir. Bu gelişmeler ışığında insan yaşam kalitesi ve süresi olumlu yönde etkilenmiştir.

Teknoloji her alanda ilerlemektedir. İnsanların daha uzun ve sağlıklı yaşamasını sağlayacak tıbbi cihazlar da bu ilerlemeyle birlikte geliştirilmektedir. Yeni tıp teknolojileri, tanı ve tedavi gibi amaçlara hizmet etmektedir. Günümüzde sağlık sektöründe yeni bir sayfa açılmasını sağlamıştır. Teknoloji sayesinde geliştirilen tıbbi cihazlar ve medikal ürünler hastanelerde kullanılmaktadır. On binlerce tıbbi ürün sağlık sektörünün hizmetine sunulmuştur.

Genel olarak kullanılan tıbbi cihaz, alet ve sarf malzemelerini aşağıda sıralanan ana guruplar halinde toplayabiliriz.

1.Tıbbi Görüntüleme Sistemleri

• Röntgen Cihazları (dijital ve konvansiyonel)

• Bilgisayarlı Tomografi Cihazı

• Manyetik Rezonans Görüntüleme Cihazı

• Kemik Mineral Dansitometre Cihazı

• Anjiyografi Sistemleri

• Ultrasonografi-Doppler Cihazları

• Film Banyo Cihazları

• Gamma Kamera, PET (siklotron ), SPECT

• Radyasyon dedektörleri

2. Ameliyathane ve Solunum Cihazları

• Defibrilatör

• Ventilatör

• Elektrokoter

• Ameliyat Masaları ve Lambaları

• Kalp Akciğer Pompası, Isıtıcı- Soğutucu, Kan Isıtıcıları Cerrahi Aspiratör

• Oto transfüzyon Cihazları

3. Biyokimya, Moleküler Biyoloji, Hematoloji, Genetik ve Mikrobiyoloji Cihazları

• Otoanalizör

• Kan Analiz Cihazları

• Santrifüj Cihazları

• Kan ve Kan Ürünleri Saklama Cihazları, Aferez Cihazları

• Otomatik Sekans Cihazları, PZR( Polimeraz Zincir Reaksiyonu) Cihazları, DNA Çipleri Okuma ve Değerlendirme Üniteleri

• Hücre Ayırıcıları (Cell Separator), Akım Sitometri Cihazları

4. Biyolojik Sinyal İzleme Cihazları

• EKG Cihazları

• Hasta başı Monitörler

• Oksijen Saturasyonu Cihazları

• EMG, ERG cihazları

• Defibrilatör/monitörler

5. Radyoterapi Sistemleri

• Lineer Akseleratör

• Co-60 teleterapi cihazları

• Brakiterapi Sistemleri (intrakaviter)

• Simulatörler 214

6. Fizik Tedavi Cihazları

• Koşu / Yürüme Bantları

• Eksersiz Bisikletleri

• Ultrason Cihazları

• Traksiyon Cihazları

• İzokinetik Test Sistemleri

• Banyo (Su, Parafin) Cihazları

• Tens cihazları

• Kısa Dalga tedavi cihazları

7. Optik Tıbbi Cihazlar

• Endoskoplar (Gastroskop, Kolonoskop vb.)

• Teleskoplar

• Mikroskoplar (elektron, laboratuvar, ameliyat, muayene)

• Işık Kaynakları (soğuk ışık kaynakları)

• Otoskop ve Oftalmoskoplar

• Lazer cihazları

8. Sterilizatör ve Etüv Cihazları

• Buharlı Sterilizatörler (Otoklav)

• Kuru Hava Sterilizatörleri (Etüv)

• Gaz (EO, Hidrojen peroksit, formaldehit) Sterilizatörleri

9. Diş, KBB ve Göz Üniteleri
10. Ses ve İşitme Cihazları (Odyometre, Empedansmetre)
11. Mekanik Cihazlar ve Cerrahi Aletler
12. Tıbbi Gaz Sistemleri
13. Hemodiyaliz cihazları, Su sistemleri (deiyonize, distile, revers ozmoz)
14. Tek Kullanımlık Sarf Malzemeleri
15. Protez ve Ortezler, 


#Tıbbi Görüntüleme Sistemleri#

  • Röntgen Cihazları (dijital ve konvansiyonel)

Günümüzde, tüm hastane ve sağlık kurumlarında; vazgeçilmez ve temel bir teşhis aracı olan, ayrıca; radyoloji biliminin başlangıç ve temel enstrümanı sayılan röntgen cihazları; en son teknolojik gelişmeler çerçevesinde, diğer tüm tıp cihazlarında olduğu gibi sürekli bir gelişme göstermektedir. 

En klasik metot, bilindiği üzere Konvansiyonel Röntgendir. X-Isınına duyarlı filmin kaset içerisine yerleştirilerek, hastanın röntgeninin çekilmesi ve daha sonra kaset içerisinde pozlandırılan filmin, karanlık oda ortamında banyo edilerek, tab edilmesidir. Bu yöntem kendi içerisinde zamanla gelişme göstermiş olup röntgen cihazlarında Automatic Exposure Control (AEC) denetiminin ve otomatik film banyo makinelerinin kullanıma başlanması ile hastanın röntgen filminin çekimlerinde ve filmin tab edilmesinde önemli ölçüde kalite artısı ve zaman tasarrufu sağlanmış, bu sayede hastaya uygulanan X-Isın dozu miktarı da önemli ölçüde azalmıştır. İstenen görüntü kalitesinin sağlanabilmesi için çekim tekrarı gerekliliği azalmaya başlamış; ancak tamamen ortadan kalkmamıştır. Tüm süreç dikkate alındığında bir hastanın bir tetkiki için yaklaşık 5 dakika süre gerekmektedir.

DDR (Direct Digital Roentgen / Flat Panel Dedector Radiology Sysytem) Röntgen sistemlerinde günümüzde ulaşılmış olan en son teknoloji ise DDR (Direkt Dijital Röntgen /Flat Panel Dedektör) sistemidir. Bu teknoloji sayesinde, çok yüksek çözünülürlükte (9 MegaPixel) ve tek bir detektör ile (43cm x 43cm boyutunda olabilir), film, kaset, hafıza kaseti ve okuyucu ünite kullanılmaksızın, hastanın röntgen görüntüsü, doğrudan bilgisayar ekranında; X-Isınının uygulanmasını takiben 2 saniyede görülebilmektedir. Çekim pozisyonunun değiştirilmesi ihtiyacı olduğu ya da ilave pozisyon çekimleri gerektiğinde, hasta henüz röntgen cihazında bulunduğundan ve pozisyonu sabit olduğundan, ilave çekimler çok hızlı bir şekilde tamamlanabilmektedir. Elde edilen görüntü üzerinde; istenen, doz (pencere) ayarları bilgisayar programı vasıtası ile kolayca yapılabilmekte ve bu sayede çekim tekrarı neredeyse hiç gerekmemektedir. Elde edilen görüntüler, kuru ya da ıslak tip printer cihazında film olarak bastırılabilmektedir ve bilgisayar veya PACS sistemlerinde arşivlenebilmektedir. DDR sistemleri ile günde yaklaşık 400 hastanın (800-1000) tetkikin yapılabilmesi mümkün olmaktadır. Tüm bu sistemler göz önüne alınıp karşılaştırıldığında, DDR sistemlerin yazılım ve donanım üstünlükleri, kullanım kolaylığı, sürati, hızlı sonuç alma özelliği, çekimlerin tekrarının ortadan kalkması, az sayıda personelin verimli olarak kullanılabilmesi, hasta sirkülasyonunun hızlı olabilmesi ile ek ve seyyar donanımları gerektirmemesi baslıca tercih sebepleridir. Tüm donanımların sabit olması ve karşılaştırılan sistemlere nazaran daha az üniteden oluşmaları sayesinde arıza ihtimalleri de en aza inmiştir. 


  • Bilgisayarlı Tomografi Cihazı

Bilgisayarlı tomografi, X-ışınları ile vücudun incelenen bölgesinin kesitsel görüntüsünü oluşturan bir radyolojik yöntemdir. Yöntem olarak X ışını kullanıldığından radyasyon içermektedir. Bu nedenle hamilelerde kullanımından kaçınılmaktadır. Ancak günümüzde gelişmiş yeni cihaz ve teknolojilerle hasta güvenliği için radyasyon dozu mümkün olduğunca en aza indirgenerek görüntü elde edilmektedir.



BT hangi durumlarda kullanılır?

BT kanamaya çok duyarlı bir incelemedir. Beyin kanaması şüphesi olan hastalarda birkaç saniyelik bir çekimle kanama olup olmadığı netleştirilebilir. Bu nedenle özellikle acil servislerde kanama şüphesi ile gelen hastalarda ve beyin ameliyatları sonrası erken dönem takiplerinde sıkça başvurulan kıymetli bir inceleme yöntemidir.

Günümüzdeki gelişmiş çok dedektörlü BT cihazları ile ince kesitler alınarak 3 boyutlu eklem görüntüleri oluşturulabilmektedir. Ayrıca BT Anjiografi yöntemi ile beyin, boyun, böbrek ve ekstremite damarları detaylı olarak değerlendirilebilmektedir. Kardiak Koroner BT Anjiografiile sadece kol toplar damarından verilen kontrast madde ile kısa sürede kalp damarları görüntülenerek darlık ve tıkanıklık yönünden detaylı değerlendirme yapılabilmektedir. Ayrıca tomografi akciğerlerin görüntülenmesinde de röntgenden sonra en sık kullanılan değerli bir yöntemdir.


Geçirdiği bir kaza neticesinde homonim hemianopsi vakası oluşan bir hastanın beyninin bilgisayarlı tomografisi. Tomografi neticesinde bir anomaliye rastlanmamıştır.

  • Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR)
Genel anlamda MR diye bilinen bu işlem, aslında nükleer manyetik rezonans görüntülemedir. Dokudaki hidrojen atomlarının yoğunluklarına ve hareketlerine göre görüntü oluşturur. MR’da radyasyon kullanılmaz, onun yerine manyetik alanla vücuttaki hidrojen atomlarının çekirdeklerindeki proton uyarılır. Alıcılara ulaşan sinyaller bilgisayar analizleriyle siyah beyaz görüntülere (Perfüzyon görüntülemelerde sonuçlar renklendirilebilir) dönüştürülür. Bu amaçla kullanılan manyetik alan 1 - 1,5 Tesla aralığındadır. Bir kıyaslama yapmak gerekirse, dünyanın manyetik alanı (pusulaların iğnesini kuzeye çeviren manyetik alan) 0,5 Gauss düzeyindedir. 1 Tesla, 10.000 Gauss’a eşittir. Dolayısıyla MR cihazında dünyanın manyetik alan gücünün yaklaşık 25 bin katı bir manyetik alan kullanılır. Bu çok güçlü manyetik alan kontrol altında çalışır. Görüntülerin hepsi dijital ortamda oluşur ve diğer görüntüleme metotlarından çok farklıdır.

Günümüzde MR özellikle yumuşak dokuları görüntülemede kullanılır. Merkezi sinir sistemi (beyin ve omurilik) hastalıklarının teşhisinde, sporcu yaralanmalarında, kas iskelet sistemi, özellikle menisküs, bel fıtığı gibi rahatsızlıkların tespitinin yanı sıra her türlü nörolojik hastalıkların değerlendirmesinde sıkça kullanılmaktadır.

MR görüntülemenin, canlı organizma üzerinde şu ana kadar kanıtlanmış herhangi bir zararı yoktur. Buna gebeler de dahildir; ama yine de organ gelişiminin gerçekleştiği ilk üç ayda MR çekimi önerilmez. Metal etkileşimi olan, vücudunda mıknatıs ya da metal protez taşıyan, kalp pili kullanan, göz içinde yabancı cisim bulunan, ateşli silah yaralanması geçirmiş olan (çoğu uyumsuz metaldir) ya da kalıcı dövme sahibi kişilerin MR cihazına girmeleri sakıncalı kabul edilir (hayati tehlike doğurabilir).

Manyetik rezonans görüntüleme süresi, inceleme yapılan bölgeye, bölge sayısına, konulan ön tanıya göre değişiklik gösterip 15 dk. ile 75 dk. arasında sürebilir. Ayrıca gerek görülürse inceleme esnasında IV (damar içi) yoluyla kontrast madde kullanılarak kontrastlı çekim yapılır.

Manyetik rezonans görüntülemenin, Fonksiyonel MR, Difüzyon-Perfüzyon Ağırlıklı MR, MR Spektroskopi gibi farklı çeşitleri vardır.

Beynin para-sagittal MRI görüntüleri




  • Kemik Mineral Dansitometre Cihazı




Kemik dansitometresi, kemik yoğunluğu kaybını değerlendirmek ve kemik mineral kaybını ölçmek amacıyla uygulanan bir tarama testidir. Osteoporozun, yani kemik erimesinin kesin olarak saptanabilmesi için DEXA adı verilen ve X ışınlarının daha da kuvvetlendirilmiş bir formu kullanılan cihazla yapılmaktadır. DEXA doğruluğu kanıtlanmış bir yöntem olmakla birlikte, uygulaması esnasında da herhangi bir ağrı acı hissedilmemektedir. Sıklıkla menopoz sonrası kadınları etkileyen ancak erkeklerde de görülebilen osteoporozun tanısında kullanılmaktadır. Osteoporoz, kemiklerin daha ince ve kırılgan hale gelmesine neden olan ve derece derece kalsiyum kaybıyla meydana gelen bir hastalıktır. DEXA aynı zamanda kemiklerin kırılma riskini de ortaya koyar. Eğer kemik yoğunluğu düşükse, kemik kırılganlığından korunmak adına it bit tedavi programı uygulanmalıdır. DEXA işleminin yapılması gereken durumlar; 60 yaş üstü, menopoz sonrası dönem, alkol ve sigara kullanımı, uzun süreli yatak istirahati, ailede osteoporoz öyküsü gibi durumlar olup, kemik taramasının yılda bir defa yapılması önerilir.


  • Anjiyografi Sistemleri
Anjiyo, anjiyografi özellikle atardamar, toplardamar ve kalbin içini(lümen) görüntüleyen medikal görüntüleme tekniğidir. Genellikle radyo-opak bir ajanin damar yoluna verilip X-ray ışınları ile fluroskopi metoduyla görüntü oluşturmasına dayanır.

Koroner anjiyografi bir tanı yöntemi olup bir ameliyat türü değildir.
Koroner anjiyografi kalp damarları (koroner arter) içine özel bir ilaç verip, özel bir görüntüleme sistemi kullanılarak görüntülerinin alınması işlemidir.
Koroner anjiyografi, anjiyografi cihazı ve eğitimli-deneyimli kardiyoloji uzmanı ile sağlık personelinin bulunduğu gelişmiş laboratuarlarda yapılır.
serebral anjiyografi

İşlem için hastanın uyutulmasına gerek yoktur, işlem süresince hasta uyanıktır ve konuşabilir.

Koroner Anjiyografi Hangi Durumlarda Yapılır? 

• Risk faktörü olup koroner arter hastalığı düşündüren göğüs ağrısına (angina) sahip kişilerde,
• Kalp krizi geçirenlerde,
• Daha önceden koroner girişim (balon-stent) veya koroner arter ameliyatı olup göğüs ağrısı tekrarlayanlarda,
• Ani ölüm sonucu hayatta kalanlarda,
• Koroner arter hastalığı dışında kalp ameliyatı (kalp kapağı) olacak kişilerde,
• Kalp dışı damar (arter) ameliyatı olacak kişilerde,
• Hayatı tehdit eden ciddi ritm bozukluğu olanlarda,
• Girişimsel olmayan testlerde (EKG, ekokardiyografi veya eforlu EKG) anormalliği olan riskli kişilerde koroner anjiyografi ile kalp damarları görüntülenmelidir.

  • Ultrasonografi-Doppler Cihazları
İnsan kulağı 20 ile 20000 Hertz frekanslar arasındaki sesleri duyabilir. Günümüzde kullanılan ultrason cihazları ise insan kulağının duyması olanaksız olan 1 ile 5 MegaHertz arasındaki frekanslardaki ses dalgaları ile çalışır. Bu yüksek frekanslı ses dalgalarına ultrason (Íngilizcede “ultrasound”) denir.

Ultrason, yani yüksek frekanslı ses dalgaları, ultrason cihazlarına bağlı ve içinde hareketli veya hareketsiz piezolektrik kristallerin olduğu “problar” tarafından insan vücuduna yönlendirilir. Ultrason dalgaları insan vücudunda belli bir derinliğe kadar yayılır ve bazı dokulardan geri yansır. Ultrason cihazlarının elektronik olarak yarattığı ultrason frekansını değiştirebilme işlevi vardır ve ultrason dalgalarını dokulara doğru yönlendiren problar değiştikçe kendisini otomatik olarak ayarlar. Düşük frekanslı ultrason dalgaları seçimi yapılırsa, bu dalgalar dokular içinde iyi yayılabilir; fakat geri yansıma oranı düşüktür. Yüksek frekanslı örneğin; 5 MegaHertz olan ultrason dalgalarının dokularda yayılma özellikleri azdır; fakat geri yansıyan dalga oranı yüksektir. Böylece oluşturulan görüntü kalitesi de daha iyi olacaktır. Bu nedenle derin dokuları incelerken düşük frekanslı dalgalar, yüzeyel dokuları örneğin kadınlarda memeleri incelerken yüksek frekanslı ultrason dalgaları tercih edilir.

  • Film Banyo Cihazları
Banyo kontrol paneli
Temelde tüm otomatik banyo cihazlarının yapısı aynı tasarım ve teknik özelliklere sahiptir; sadece boyutları farklıdır. Developer tank hacmi, cihaz kapasitesinin göstergesidir. Genellikle 3–20 litrelik kapasite arasında değişir. Cihaz kapasite seçimi, günlük çekilen radyografi miktarına göre yapılmalıdır.









  • Gamma Kamera, PET (siklotron ), SPECT
İki temel ve tamamlayıcı tıbbi görüntüleme teknolojisinin tek bir yenilikçi tarayıcıda bir araya getirilmesi, tek foton emisyonlu bilgisayarlı tomografi (SPECT) ve bilgisayarlı tomografi (CT) olmak üzere iki türde tıbbi görüntüleri tek makineyle elde etme yeteneği sunar. Hem de hepsi aynı anda.

SPECT/CT sistemleri bu iki görüntüyü tek görüntüde birleştirir ve doktorların tedavi kararları vermesini desteklemek için birleştirilmiş sonuçları tek bir tetkik halinde sunar.

Bilgisayarlı tomografi cihazlarına benzeyen ve gama ışınlarıyla gerçekleştirilen nükleer tomografik görüntüleme tekniğidir.

SPECT bir gama kamera tarafından farklı açılardan taranan 2 boyutlu görüntüleri, bilgisayar yardımıyla 3 boyutlu tomografik görüntü haline dönüştürür. Çalışma prensibi açısından gama kameradan hiçbir farkı olmamasına rağmen SPECT dedektörleri genellikle 180-360 derece dönebilecek şekilde tasarlanmışlardır.

SPECT yöntemi sıklıkla; miyokard perfüzyon sintigrafisi (Kalp sintigrafisi) ve beyin perfüzyon sintigrafisinde kullanılmaktadır. Bununla birlikte bu yöntem ile kemik, böbrek, akciğer ve karaciğer gibi organ sintigrafilerini de tomografik olarak uygulamak mümkündür. SPECT yöntemi ile elde edilen görüntüler; Bilgisayarlı Tomografi (CT) görüntüleriyle birleştirildiklerinde daha doğru lokalizasyon verebilmektedir.

  • Radyasyon dedektörleri
Radyasyonun varlığının anlaşılması duyu organları ile mümkün olmadığından, algılanması ve ölçümleri radyasyona hassas cihazlar ile yapılır. Radyasyonun ölçülmesinin temeli, radyasyon ile maddenin etkileşmesi esasına dayanır. Radyoaktif olarak bilinen atomların çekirdeği kararsız olduklarından radyoaktivite özelliği gösterirler. Yani kararsız çekirdekler parçalanır ve parçalanma sonucu yeni bir çekirdek ve parçalanma ürünleri meydana gelir. Atom çekirdeklerindeki bu değişiklikler sonucu radyasyon yayınlanır.



#Ameliyathane ve Solunum Cihazları#

  • Defibrilatör
Defibrilatör, kalbin normal dışı atımını tekrar normal kalp ritmine dönmesini sağlayan araç. Fibrilasyona uğramış veya yeni durmuş kalbe elektrik enerjisini şok halinde verildiği takdirde kalp dışarıdan uyarılmış olur ve kasılır. Kalbe defibrilatörle şok verilebilmesi için kalbin ventriküler flatter veya fibrilasyonda olması gerekir. Kalpteki VF/VT türü ritim bozukluklarının tedavisinde kullanılır.


Yorumlar